İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 17.09.2014 tarihli ve 2034 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Kanal D logolu medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 09.09.2014 tarihinde saat 20.00'da genel izleyici kapağıyla Küçük Ağa isimli bir dizi yayınlanmıştır. Küçük Ağa dizisi her hafta salı akşamı ekrana gelmekte ve hafta içinde birkaç kez daha aynı bölümün tekrarı yayınlanmaktadır.
Küçük Ağa adlı dizinin genel hikayesi yayın kuruluşunun web sayfasında şu şekilde açıklanmıştır: "İstanbul'un görmüş, geçirmiş, varlıklı ailesinin kızı Sinem ve Urfalı zengin bir ağanın oğlu Ali, 10 senelik evliliklerini bir anda bitirme kararı almışlardır. Sinem, özel bir hastanede nörolog uzman doktor olarak çalışmaktadır. Güzel, zeki ve etrafında kendisinin farketmediği bir ilgiye sahiptir. Ali yakışıklı, prezantabl, zeki ve bir reklam ajansının mihenk taşıdır. Çok önemli projelere imza atmıştır. Anne ve babasının boşanma kararından çok etkilenen ve binbir türlü yaramazlığı yapma potansiyelinin yüksek olduğu, 6 yaşındaki Mehmet Can, anne ve babasının ayrılmaması için elinden geleni yapar...".
Yapımcılığını Türker İnanoğlu'nun yaptığı, Küçük Ağa adlı dizinin 9 Eylül 2014 tarihinde yayınlanan 24. bölümü yeni sezonun ilk bölümü olarak izleyiciye sunulmuştur. Yeni sezonda Mehmet Can 8 yaşına gelmiş ve Ece isminde 2 yaşında bir de kardeşi olmuştur. Başrollerini Birce Akalay (Sinem), Sarp Levendoğlu (Ali) ve Emir Berke Zincidi (Mehmet Can-Küçük Ağa) oynadığı Küçük Ağa dizisinin 24. bölümünde Mehmet Can, ailesi ve mahalleden arkadaşlarıyla Bodrum'da bir otele tatile gider. Tatilde bir çok yaramazlığa imza atan Küçük Ağa Mehmet Can yine ortalığı karıştırmayı bilmiştir.
Uçağa hamster(fare cinsi) sokmaktan, kızlara kur yapıp onlarla otel odasında ailelerinden gizli parti vermeye; rüşvetle tekne kaçırıp kaptanlığını yaparak başka ülkenin sularına girmeye ve ülkelerarası ilişkileri germeye; ünlü bir futbolcunun nişanlısını aldattığı kadınla fotoğraflarını çekip internette paylaşarak futbolcunun nişanlısıyla ayrılmasına sebep olmaya; büyüklerine yalan söyleyip onları kandırmayı iş bilerek yeri geldiğinde intikam almaya kadar bir çok yaramazlığı (!) Küçük Ağa dizisinin bu bölümünde (24. bölüm) Mehmet Can karakteri izleyiciye sunmuştur.
Dizinin yayını sonrasında RTÜK İletişim Merkezi çok sayıda şikayet gelmiş olup “Aile Dizisi” konseptinde değerlendirilen ve genel olarak her yaş kuşağına hitap eden bir dizide bu tür sahnelerin yer almasından duydukları rahatsızlığı çok sayıda izleyici “ALO RTÜK” hattı ve internet aracılığıyla dile getirmişlerdir.Gelen şikayetlerin çok büyük bir kısmında izleyiciler, dizideki Mehmet Can karakterinin çocuklara kötü örnek olduğunu vurgulamışlardır. Farklı eğitim düzeyi ve toplumsal gruptan gelen şikayetlerde "Çocukların gelişimi için yanlış örnek teşkil ediyor şikayetçiyim.", "Çocuk karakteri playboy benzetmesi yapılarak parti düzenlemeleri çocukları olumsuz etkileyecek yönde. rahatsızlık duydum", "Küçük Ağa adlı dizi... çocukların aklına gelmeyenleri de aklına getiriyor.", "Dizide çocuklara rüşvetle iş yapıldığını örnek vererek rüşvete teşvik etme aşılanmaktadır. Konuyla ilgili şikayetçiyim", "Çocukları evden kaçmaya özendirici bir durum var.", "Dizide Bodrum'da yat kaçıran çocukları gösteriyor.", "Dizide 'hayvan oğlu hayvan' gibi argo bir kelime sansürsüz bir şekilde defalarca kullanıldı. ", "Çocuklar için oldukça tehlikeli hareketleri, büyüklerini saymayan, velilerin bütün uyarılarına rağmen kendi bildiğini yapan çocuk özellikleri ön plana çıkarılmakta...", "Çocuklara olumsuz davranışlar aşılıyor. Yalan söyleme, söz verip sözünde durmamak, devamlı tehlikeli ve yasak olan işleri yapmak ve bütün bu olumsuzluklar sonucunda karakoldan hiç bir şey olmamış gibi sıyrılmak v.s. benim aynı yaşlarda oğlum var olumsuz etkilendiği kanısındayım." gibi ifadeler dikkat çekmektedir. Yukarıda örnekleri sunulduğu gibi şikayetler genel olarak; çocuklara ve gençlere kötü örnek olunması, toplumun ahlaki değerleriyle bağdaşmaması yönünde ağırlık kazanmaktadır.
Aşağıda Küçük Ağa dizisinin 24. bölümünde Mehmet Can karakterinin sergilediği ve çocuklara olumsuz örnek oluşturabileceği düşünülen davranışlardan bazılarına örnekler verilmektedir:
Küçük Ağa Mehmet Can arkadaşlarıyla gittiği plajda gördüğü bir kıza çıkma teklif etmekte ve bu esnada arkadaşları da onu izlemektedir. Yapılan teklif karşılığını bulur ve gece ortalık sakinleşince kız ve arkadaşlarıyla otel odasında ailelerinden habersiz parti düzenlerler.
Klip 4'te ise Mehmet Can ve arkadaşları gece vakti ailelerinden habersiz otelden kaçarak bir marinaya giderler. Marinada bir tekneyi kaçırmaya çalışırlar ancak yardımcı olmasını istedikleri onlara müsade etmez. Bunun üzerine gence rüşvet vererek tekneyi kaçırırlar. Kaçırdıkları tekneye küçük Mehmet Can kaptanlık eder. Aile büyükleri otelde bulamadıkları Mehmet Can ve arkadaşlarını büyük bir üzüntü ve endişeyle aramaya koyulur.
Klip 5'te Mehmet Can tekneye kaptanlık yaparken aşırı hızlı kullanır ve nereye gittiklerini bilmeden açık denizde seyrederler. Bu esnada teknede arkadaşları, otelde ise aile büyükleri çok endişelenmektedirler. Kontrolsüz seyir sonrası Yunanistan Karasularına izinsiz girişiyle tekneye el konulmakta ve uluslararası bir gerginliğe neden olmaktadır.
Klip 6'da otelde yemek yerken fotoğraf çekinmeyi istediği ünlü futbolcunun kendisini reddetmesi üzerine plajda nişanlısını aldattığı kadınla plajda fotoğraflarını çekip internette yayınlayarak ayrılmalarına neden olmaktadır. Bu durum üzerine futbolcu, Mehmet Can'ı otel yönetimne şikayet eder, aileyse bu durumu normal görür.
Klip 7'de Bodrum'a tatile gitmek için ailesi ve arkadaşlarıyla uçağa binen Mehmet Can yanında çok sevdiği hayvanı hamsterı sokmuştur. Kendisine bu hamsterı uçağa nasıl soktuğunu soran arkadaşlarına günvelik cihazından bu hayvanların kolaylıkla geçtiğine dair cevap vermiştir. Hamsterı elinden kaçıran Mehmet Can, uçuş kabinine giren hamster nedeniyle uçağın düşme tehlikesi atlatmasına neden olmaktadır.
Klip 8'de Mehmet Can'ın dedesi Mehmet Ağa dizide defalarca "hayvan oğlu hayvan" şeklinde kaba ifadeler kullanmakta, babası Ali'nin de söylediği bazı argo ifadeler yayın kuruluşunca biplenmektedir.
Yukarıda kısaca özetlendiği üzere dizinin küçük kahramanı Mehmet Can otelden kaçmakta, bir tekneyi kaçırarak kaptanlığını yapmakta, tehlikeli spor faaliyetlerinde bulunmakta (Klip 9) ve ancak yetişkinler tarafından sergilenebilecek kadın erkek ilişkileri içerisine girmektedir. Bir çocuk tarafından normal yaşam şartları altında sergilenmesi beklenmeyen davranışlar, dizinin kurgusu içerisinde çocuk kahraman tarafından sergilenmekte ve bu davranışlar izleyicilere bir eğlence unusuru olarak sunulmaktadır.
Dizinin yayınlandığı saat ve baş rol oyuncusunun çocuk olduğu dikkate alındığında dizinin hedef kitlesinin ağırlıklı olarak gençler ve çocuklar olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Yapılan araştırmalar henüz soyut ve somut algısının oluşmadığı çocuk yaştaki bireylerin dünyayı gördüğü gibi algılama eğilimi gösterdiklerinden, onların dünyaya bakışlarını oluşturmada görsel işitsel medyanın rolünün oldukça fazla olduğunu ortaya koymaktadır (Cesur ve Paker, 2007) . Çocukların 10 yaşından itibaren dizi izlenme oranında artış görüldüğünü belirten Ertürk ve Gül, dizilerin kendine özgü anlatı yapıları ile gerçekliği farklı şekillere dönüştürdüklerini ve yanılsamalara dayalı bir hayal alemi oluşturduklarını dolayısıyla 10 yaşından itibaren dizilerle iç içe yaşayan çocukların "gerçeklik sorunu" ile yoğun bir şekilde kaldığını; üstelik çocukların, dizi ve filmlerde gördükleri karakterlerin rol yaptığını fark etseler bile, özdeşlik mekanizması ile model aldığı karakter gibi davranma boyutunda sapkın ve tehlikeli davranışlar sergileyebileceklerini belirtmektedirler (Ertürk ve Gül, 2006).
Her ne kadar Mehmet Can karakterinin dizide yapıp ettikleri bir eğlence unusuru olarak sunulsa da söz konusu dizide Küçük Ağa lakaplı Mehmet Can karakterinin kişilik analizi yapıldığında yalancı, güvenilmez, insanları kandıran, rüşvet veren, ailesine ve büyüklerine karşı gelen, hukuk ve kural tanımaz, başkalarının huzurunu hiçe sayan, özel hayatın gizliliğini umursamayan, sözünde durmayan, intikam alan, gösterişi seven, ailesinden habersiz gece otel dışına çıkan/kaçan, yaptıklarının sonucunu düşünmeyen ve benzeri kötü özelliklere sahip bir profil ortaya çıkmaktadır. Çocukların taklit ve özdeşim kurma yoluyla bu dizi profilinin davranışlarını sergilemesi gerçek hayatta onlar için geri döndürülemez zararlara sebebiyet verebilecektir.
Özet olarak;Kanal D Yayın Kuruluşu'nda 09.09.2014 tarihinde saat 20.00'da yayınlanan Küçük Ağa adlı program aile dizisi formatında olup başrol oyuncularından 8 yaşındaki Mehmet Can adlı karakter dizide kendisinden beklenmeyecek derecede davranışlar sergilemekte ve bu davranışlarıyla özellikle izleyici yaşıtlarına kötü örnek olmaktadır. Küçük Ağa dizisinin 24. bölümünde Mehmet Can adlı oyuncunun karakteri analiz edildiğinde ekrana şöyle bir kişilik profili yansımaktadır:yalancı, güvenilmez, insanları kandıran, rüşvet veren, ailesine ve büyüklerine karşı gelen, hukuk ve kural tanımaz, başkalarının huzurunu hiçe sayan, özel hayatın gizliliğini umursamayan, sözünde durmayan, intikam alan, gösterişi seven, ailesinden habersiz gece otel dışına çıkan/kaçan, yaptıklarının sonucunu düşünmeyen ve benzeri kötü özelliklere sahip bir çocuk. Dolayısıyla izleyici çocuk kitlesine sunulan rol model çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel ve/veya ahlaki gelişimini olumsuz etkileyebilecek niteliktedir.
Sonuç olarak;Kanal D logolu Yayın Kuruluşu'nun bahsolunan yayını nedeniyle 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 2. fıkrasında yer alan "Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz." hükmünü ihlal ettiği değerlendirilmektedir.”
Şeklinde değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Yayın kuruluşunun 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin ikinci fıkrasının ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Söz konusu yayına ait deşifre kayıtlarının ve video görüntülerinin tetkiki sonucunda; her ne kadar Mehmet Can karakterinin dizide yapıp ettikleri bir eğlence unsuru olarak sunulsa da, bir çocuk tarafından normal yaşam şartları altında sergilenmesi beklenmeyen davranışların, dizinin kurgusu gereği de olsa; yalancı, güvenilmez, özel hayatın gizliliğini umursamayan, sözünde durmayan, intikam alan, gösterişi seven şeklinde bir kişilik profilinin çocuk kahraman üzerinden sergilenmesinin ve bu davranışların izleyicilere bir eğlence unsuru olarak sunulmasının, özellikle çocuk izleyici kitlesinin fiziksel, zihinsel ve/veya ahlaki gelişimini olumsuz etkileyebilecek bir nitelik taşıdığı kanaatine varılmıştır. Bu nedenle, 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasının ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Söz konusu kuruluşa 06.12.2011, 23.01.2012 tarihli yayınları nedeniyle evvelce 29.12.2011, 22.02.2012 tarih ve 2011/71, 2012/13 sayılı toplantılarda alınan 12, 34 nolu kararlarıyla 6112 sayılı Kanunun 8. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşıldığından; aynı ilkenin tekraren ihlali nedeniyle, Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca, anılan Yayın Kuruluşu hakkında “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda; KANAL D logosuyla yayın yapan DTV HABER VE GÖRSEL YAYINCILIK A.Ş. unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; “Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlaki gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz.” ilkesini tekraren ihlali nedeniyle, 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2014 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 15.621.873,32 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, yüzde bir oranı 156.219,00 TL. İDARI PARA CEZASI UYGULANMASINA;
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Ankara Kamu Girişimci Şubesi TR98 0001 0025 3300 9999 9951 93 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca tebliğden itibaren en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin, dava açma süresi içerisinde peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, en geç 1 aylık süre içerisinde ödenmeyen idari para cezasının, 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Üst Kurul Başkanı Davut DURSUN ve Üst Kurul Üyesi Nurullah ÖZTÜRK’ün karşı oyları ve oy çokluğu ile karar verildi.