Demokratik toplumların temel direği ifade özgürlüğüdür. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Lingens/Avusturya kararında vurgulandığı üzere, özellikle siyasi tartışmalarda ifade özgürlüğü daha geniş güvenceye sahiptir. Zira siyasetçiler, kamuya mal olmuş kişiler olarak daha sert ve incitici eleştirilere katlanmak zorundadır. Anayasa Mahkemesi’nin Tansel Çölaşan kararında da belirtildiği gibi, siyasi tartışma özgürlüğü demokratik sistemlerin asli unsurudur.
RTÜK’ün görevi yalnızca “hakaret” veya “aşağılama” kavramlarını geniş yorumlayarak cezalandırma değil; aynı zamanda çok sesliliği, düşünce çeşitliliğini ve halkın haber alma hakkını korumaktır. Aksi halde RTÜK, demokratik toplum düzeninin güvencelerinden biri olma misyonunu zedeler.
Programda CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın sözleri, sert ve provokatif olsa da siyasal bağlamda dile getirilmiştir. MHP Lideri Bahçeli’nin “yargıya saygı duy, partinde otur” sözleriyle başlayan bir tartışmaya yanıt niteliğindedir. Dolayısıyla ifadeler kişisel hakaret değil, siyasi bir atışmanın parçasıdır.
AİHM içtihatlarına göre (Handyside/BK, Feldek/Slovakya), “şoke eden, inciten, rahatsız eden” sözler dahi demokratik toplumun gereğidir. Burada söylenenler, bir siyasetçinin siyasi pozisyonunu hedef almakta; özel hayatına, kişisel onuruna yönelik ölçüsüz saldırı niteliği taşımamaktadır.
Anayasa Mahkemesi’nin Bekir Coşkun ve Mehmet Ali Aydın kararlarında vurguladığı üzere, ifade özgürlüğüne müdahaleler ölçülü olmalı, toplumsal bir ihtiyaca dayanmalı ve en son çare niteliği taşımalıdır. Ancak burada Üst Kurul, doğrudan üst sınırdan para cezası vermiştir. Bu yaklaşım, ifade özgürlüğünü gereksiz ve orantısız biçimde sınırlandırmaktadır.
Üstelik Danıştay 13. Daire’nin birçok kararında, benzer durumlarda RTÜK yaptırımlarını iptal ettiği görülmektedir. Özellikle siyasetçilere yönelik ağır eleştirilerde, “kamu yararı” ve “siyasi tartışma özgürlüğü” öncelikli değerlendirme ölçütüdür. RTÜK’ün kararının bu içtihatlara aykırı olduğu açıktır.
Başarır, TBMM’de halkı temsil eden bir milletvekili ve grup başkanvekilidir. Milletvekillerinin kamusal yararı ilgilendiren konularda söz söyleme ve tartışmalara katılma özgürlüğü, yasama sorumsuzluğu ve siyaset yapma hakkı kapsamında geniş güvenceye sahiptir. Bu bağlamda, sözlerinin canlı yayında aktarılması, basının denetim ve kamuoyunu bilgilendirme görevinin parçasıdır.
Ayrıca alınan karar aşağıda belirtilen ulusal ve uluslararası standartlarla çelişki içermektedir.
- Anayasa md. 26 ve 28: Düşünceyi açıklama ve basın özgürlüğü güvence altındadır.
- Anayasa md. 90: AİHS md. 10 doğrudan uygulanabilir.
- AİHM Lingens/Avusturya: Siyasetçilere yönelik ağır eleştiriler ifade özgürlüğü kapsamındadır.
- AİHM Handyside/BK: Şoke eden, incitici sözler dahi ifade özgürlüğüne dahildir.
- AYM Tansel Çölaşan: Siyasi tartışma özgürlüğü demokratik sistemlerin temelidir.
- Danıştay 13. Daire (2023/3773): RTÜK’ün benzer yaptırımlarını iptal ederek ifade özgürlüğünü öncelikli görmüştür.
Son dönemde özellikle aynı medya kuruluşlarının sürekli yaptırıma uğratılması, RTÜK’ün tarafsızlığına gölge düşürmekte, çoğulculuğu boğmaktadır. Bu tür kararlar, farklı siyasi görüşlerin ekrana taşınmasını engeller ve halkın haber alma özgürlüğüne ağır darbe vurur.
Bu nedenlerle;
- İlgili programda ifade özgürlüğü sınırlarının ihlal edilmediği,
- Siyasi eleştiri kapsamında değerlendirilmesi gereken sözlerin yaptırım konusu yapılmasının ölçüsüz olduğu,
- Üst sınırdan idari para cezasının demokratik toplumun gerekleriyle bağdaşmadığı, kanaatleriyle çoğunluğun kararına katılmıyor, karşı oy kullanıyorum.10.09.2025


