İnceleme ve Değerlendirme : İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nın 01.10.2013 tarihli ve 2886 sayılı yazısı ve eklerinin incelenmesi sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin Uzman Raporunda;
“Mesaj TV logosuyla yayın yapmakta olan medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 19.09.2013 tarihinde saat 19.03.20'de "Doktorun Mesajı" isimli bir program genel izleyici logosu ile yayınlanmıştır. Cavit Özdoğan'ın sunduğu programda Zeynep Özkaya isimli bir kadına ev ziyaretinde bulunulmuştur.
Program, "Bu bir mucizevi yaşam öyküsüdür. Hayata tutunmanın öyküsüdür. Umudun öyküsüdür. Yapacak bir şey yok demeyenlerin, her hastalığın şifası mutlaka vardır diyenlerin öyküsüdür. Bu hayatından içinden, bizim gibi gerçek yaşayan bir insanın Zeynep Özkaya'nın öyküsüdür." sözleriyle başlamaktadır. Programda yansıtıldığına göre, Zeynep Özkaya 10 yıl önce yaşadığı bir travma sonucu yatağa bağlı kalmış bir hastadır. Cavit Özdoğan ve ekibi Zeynep Özkaya'yı 13 Mart 2013 tarihinde de ziyaret etmiştir. Programda, hem o ziyaretin görüntülerine hem de Dr. Mustafa Eraslan'la birlikte yapılan yeni ziyaretin görüntülerine yer verilmekte, böylelikle hastadaki gelişme ekranlara getirilmektedir. Bu esnada, Zeynep Özkaya'ya doktorların ölüm raporu verdiği mevcut tıbbi bilgiler ve tecrübeler ışığında yaşamasının bile mucize olduğu, 72 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra 10 yıl yatağa bağlı; ancak programın yapıldığı an itibariyle kendi fındık bahçesinde yürüyebildiği, komşularını ağırlayıp çocuklarıyla sohbet edebildiği vurgulanmaktadır.
Programda, Zeynep Özkaya'nın hastalığına ve iyileşme sürecine tanıklık eden eşi, kızı ve komşularıyla da sohbet edilerek Özkaya'nın hastalığı ve iyileşme süreci hakkında bilgiler alınmaktadır. Onlar da gözlerinin önünde yaşanan bu şaşırtıcı iyileşme sürecini Cavit Özdoğan ve Dr. Mustafa Eraslan ile paylaşmaktadırlar. Programda dikkat çeken bir diğer husus ise yayın esnasında ekranın altında çeşitli zamanlarda yer alan "Görüş ve Önerileriniz için; 0212 579 56 16" telefon numarasıdır.
Program Dr. Mustafa Eraslan'ın "...Doktorun vazifesi de bu insanları müebbet hapisten kurtarmak. Şimdi bize kapitalist dünyadan gelmiş bir şey var, ifade var. '3 ay ömrü kaldı', '6 ay ömrü kaldı'. Bunların hepsini bizim elimizin tersiyle Türk doktorları olarak itmemiz lazım. Niye? Ben buradan duyuruyorum, iddia ediyorum, ispat ediyorum bütün damarlar açılabilir, bütün kalp hastaları toparlayabilir, felçli hastalar ayağa kalkabilir. Bu ifadelerden sonra devletin yapacak olduğu şey şudur: Ey doktor Mustafa! Ya doğru söylüyorsun ya yalan söylüyorsun. Yalansa soruşturma açalım, cezan neyse verelim, doğruysa biz buna sahip çıkalım" sözleriyle sona ermektedir.
Gıda kapsamında değerlendirilerek izin verilen ürünlerin, 5996 sayılı kanuna dayanılarak hazırlanan ve 29.12.2011 tarih ve 28157 sayılı (3. Mükerrer) Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği'nin 6. Maddesinin 3. fıkrasına göre "... o gıdanın bir hastalığı önleme, tedavi etme veya iyileştirme özelliğine sahip olduğunu bildiren veya böyle özelliklere atıfta bulunan ifadeler yer alamaz..." hükmü dikkate alındığında yayın kuruluşunda yayınlanan reklamın sağlık beyanında bulunarak tanıtıma yer verdiği görülmüştür. Ayrıca söz konusu programda, Sağlık Bakanlığı'nın 13.02.2013 tarih ve 18816847 sayılı yazısında belirtilen hususların göz ardı edildiği görülmüştür.
Söz konusu programda yer alan yukarıdaki ifadelerin, insanların devlete, hastanelere, tıp doktorlarına ve tıbbi tedavi yöntemlerine duydukları güvenin sarsılmasına neden olabileceği, toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceği düşünülmektedir. Bununla birlikte Dr. Mustafa Eraslan'ın tavsiyelerine uyarak ve onun tedavi yöntemlerini uygulayarak ayağa kalkabilen bir insanın sağlık öyküsü anlatılırken, ekranın altında telefon numarasına yer verilmesinin, reklam yapmak veya kamuyu yönlendirmek maksadıyla olduğu düşünülmektedir. Ayrıca Sağlık Bakanlığı'nın ilgili yazılarından da hareketle, söz konusu program yayınının toplumun genel sağlığına zarar verebilecek davranışları teşvik ettiği; izleyiciyi yanıltıcı, istismar edici ve izleyicilerin sağlığına çıkarlarına zarar verici nitelikte olduğu kanaatine ulaşılmıştır.”
Şeklindeki değerlendirmelere yer verilmiş olduğu,
Söz konusu yayını ile 6112 sayılı Kanunun 8/1-l bendi ile 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükümlerinin ihlal edildiği kanaatinin Daire Başkanlığınca belirtildiği,
Konu hakkında karar alınmasını teminen yazının Üst Kurula havale edildiği, anlaşılmaktadır.
Gerekçe :Konunun; İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı’nınyazısı, eki belgeler ve ilgili mevzuat kapsamında Üst Kurulumuzca değerlendirilmesi neticesinde;
Her ne kadar Daire Başkanlığınca söz konusu yayında 6112 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (l) bendi hükmünün de ihlal edildiği kanaati belirtilmiş ise de öncelikle belirtmek gerekir ki, bahse konu program "Sağlık sorunlarına alternatif çözümler" ana temasıyla, çeşitli bitkisel ürünlerin tanıtımının yapıldığı bir programdır. Yani aslında anılan program, bu özelliğiyle bir reklam programından ibarettir. Nitekim program içeriği incelendiğinde de, baştan sona kadar, mezkur ürün/ürünlerin çeşitli tanıtımlarının ve bu üründen faydalandığı iddia olunan kişilere ait yine tanıtım amaçlı ifadelerin yer aldığı görülmektedir. Ayrıca, programda her ne kadar ürün ismi verilmemiş olsa da telefon numarası verilmek suretiyle istenildiğinde danışma hizmeti alma ve ürüne ulaşmanın yolu açık olarak gösterilmiştir. Bu haliyle anılan yayında Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin “tanımlar” başlıklı 4 üncü maddesinde tanımlanan gizli ticari iletişimin unsurlarının bulunduğu görülmüştür.
Söz konusu kuruluşa 02.08.2011 tarihli yayını nedeniyle evvelce Üst Kurulun 06.09.2011 tarih ve 2011/53 sayılı toplantısında alınan 42 nolu kararıyla 6112 Sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca uyarı yaptırımı uygulandığı Üst Kurul kayıtlarından anlaşılmıştır.
Bu itibarla; 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının tekraren ihlali nedeniyle; Kanunun 32 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre “İdari Para Cezası” yaptırımının uygulanması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Karar : Yapılan görüşmeler sonucunda, ayrıntıları ve gerekçeleri yukarıda izah olunduğu üzere, MESAJ logosuyla yayın yapan MESAJ TELEVİZYON VE RADYO YAY. A.Ş unvanlı kuruluş hakkında; 6112 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan; “Gizli ticarî iletişime izin verilemez.” ilkesini tekraren ihlali nedeniyle, 32 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca;
1- İhlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2013 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 79.669,69 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezası 10.000 (onbin) ( 2013 yılı için yeniden değerleme oranına göre belirlenen 11.886 -onbirbinsekizyüzseksenaltı - ) Türk Lirasından az olamayacağından 11.886 TL. İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
2- İdari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde Üst Kurulun T.C. Ziraat Bankası Bilkent Şubesi, Ankara TR 84000 100 1762 00 999999-5001 no’lu hesabına “6112 sayılı kanunun 32 nci maddesine göre ödenen para cezasıdır” şerhiyle ödenmesi gerektiği veya 6112 sayılı kanunun 32 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca en geç onbeş gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava açılabileceğinin,kanun yoluna başvurmadan önce peşin ödeme yapılması halinde, 5326 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın dörtte üçünün tahsil edileceğinin ve taksitlendirme talebinde bulunabileceğinin, peşin ödemenin kanun yoluna müracaat hakkını engellemeyeceğinin, belirtilen süre içerisinde ödenmeyen ve kesinleşen idari para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairesine gönderileceğinin bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.


