İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 03.10.2022 tarih ve 1475 sayılı yazısına konu BERAT logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 27.09.2022 tarihinde saat 15:41’de yayınladığı "Kardeşlik Vakti" adlı program yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, kuruluşun 27.09.2022 tarihinde saat 15:41’de yayınlanan "Kardeşlik Vakti" adlı programda, sunucu tarafından; "Değerli dostlar .. Whatsapp hattından yazmaya, katılmaya devam edelim. Çağrı merkezimizi aramaya devam edelim. Bir su kuyusunda bakın desteğinizi bekliyoruz. Bir su kuyusuna ilginizi bekliyoruz.- Bir su kuyusunda bakın bir hisse bedeli 250 TL'den gelecek. 124 kardeşimiz olursak bakın bir su kuyusu açıyoruz sevgili kardeşlerim. 124 kardeşimiz olursa bir su kuyusunu açıyoruz. - Gelin kardeşlerimize ellerimizi uzatalım. Bir su kuyusu bir hisse 124 tane kardeşimiz olacağız, bir su kuyusu açacağız. Arkadaşlar bakın bu yardımları biz Kardeşlik Vakti İçişleri Bakanlığı Valilik izni ve Dernekler Müdürlüğünün izniyle bu yardımların toplanmasını efendim izinle topluyoruz. İzinsiz hiçbir yardım toplanmıyor. Bunu da kesinlikle bilin değerli kardeşlerim.- Afrika su kuyusu projesindeyiz, su kuyusu kardeşliğindeyiz. Şu anda 500'den fazla su kuyusu açıldı Afrika'da.", "Kardeşlik Vakti Derneği", "Bilgi Hattı: 0212 912 45 ..", Whatsapp 0541 802 82 ..", "Afrika Çad ve Bangladeş'te Su Kuyuları Açıyoruz..." ve "Desteklerinizle 500'den Fazla Su Kuyusu Açıldı..." vb. şeklinde sözlü ve yazılı ifadelere yer verildiği görülmüştür.
Bilindiği üzere, 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu’nun “Yardım toplayabilecek olanlar” başlıklı 3. Maddesinde “Kamu yararına uygun olarak, amaçlarını gerçekleştirmek, muhtaç kişilere yardım sağlamak ve kamu hizmetlerinden bir veya birkaçını gerçekleştirmek veya destek olmak üzere gerçek kişiler, dernekler, kurumlar, vakıflar, spor kulüpleri, gazete ve dergiler yardım toplayabilirler.” hükmü yer almaktadır. Mezkur Kanun’un 6. maddesinde izin alma zorunluğuna ilişkin hüküm “Kişiler ve kuruluşlar, yetkili makamdan izin almadan yardım toplayamazlar. Ancak, kamu yararına çalışan dernek, kurum ve vakıflardan hangilerinin izin almadan yardım toplayabilecekleri, Cumhurbaşkanınca belirlenip ilan edilir. İzin alınmadan girişilen yardım toplama faaliyetleri güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir ve sorumlular hakkında kovuşturma yapılır.” şeklinde düzenlenmiştir. Aynı Kanun’un 7. maddesinde ise izin vermeye yetkili makamlar “Yardım toplama faaliyeti bir ilin birden fazla ilçesini kapsıyorsa o ilin valisinden, bir ilçenin sınırları içinde ise o ilçenin kaymakamından izin alınır. Yardım toplama faaliyeti birden fazla ili kapsıyorsa yardım toplama faaliyetine girişecek gerçek veya tüzel kişilerin yerleşim yerinin bulunduğu ilin valisinden izin alınır ve izni veren valilik tarafından ilgili valiliklere ve İçişleri Bakanlığına bilgi verilir. Yardım toplama faaliyetleriyle ilgili işlemler dernekler birimlerince yürütülür.” hükümleri yer almaktadır.
Yukarıda yer verilen açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, İhlale konu programda, izleyicilerin yardıma teşvik edilmesi için muhtaç insanlara ilişkin görüntülerle birlikte sunucu tarafından izleyicilerden su kuyusu açılması için yardım talep edildiği, sunucunun ifadeleri ve ekrana gelen görüntülerden su kuyusu açılması amacıyla toplanan yardımların "Kardeşlik Vakti Derneği" adına toplandığı, İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü internet sitesinde yapılan incelemede, "Kardeşlik Vakti Derneği" adlı derneğin izin almadan yardım toplama hakkına sahip kamu yararına çalışan kuruluşlar arasında yer almadığı, programda "Kardeşlik Vakti Derneği'nin" resmi bir dernek olduğu, valilik izni ve Dernekler Müdürlüğü'nden alınan izin ile yardım toplandığı ifade edildiği, yardım toplama iznine ilişkin program boyunca her hangi bir bilgi verilmediği, her ne kadar İçişleri Bakanlığının dernek sorgulama sisteminde yapılan sorgulamada "Kardeşlik Vakti Derneği'nin" beyan edildiği gibi dernek statüsünde olduğu tespit edilmiş olsa da programda yardım toplamaya ilişkin hangi valilikten izin alındığı, sorgulama yapabilmek için gerekli olan faaliyet numarası ve yardım toplama talebinde bulunan gerçek kişi ve kişilerin kimlikleri paylaşılmamaktadır. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğünün internet sitesinde yer alan "Yardım Toplama Yetkisi Sorgulama" ekranında sorgulama yapılabilmesi için yardım toplayan derneğin yardım toplamaya ilişkin faaliyet numarası ile dernek adına yardım toplama talebinde bulunan kişinin adı ve soyadı bilgileri istenmektedir (Ek 1: İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğünün Yardım Toplama Yetkisine Sahip Kişi Sorgulama ekranı). Ancak programda bu sorgulamaya ilişkin hiçbir bilgi paylaşılmamaktadır. Yardım toplama yetkisinin sorgulanabilmesi için yeterli bilgilerin olmadığı yapılan incelemelerde anlaşılmıştır. Derneğin Çad ve Bangladeş'te su kuyusu açılması için yardım toplamaya yetkili olup olmadığı verilen yetersiz bilgilerle anlaşılamamakla birlikte tarafımızla paylaşılan yardım toplama izin belgesinde "Bangladeş ülkesinde, temiz suya ihtiyacı olan kırsal kesimlerde tüm insanların yararlanacağı 50 adet su kuyusu açılması (1 adet su kuyusu bedeli=20.000,00-TL" ve "temiz suya ihtiyacı olan kırsal kesimlerde tüm insanların kullanacağı 50 adet su kuyusu açılması (1 adet su kuyusu=35.000,00-TL) amacıyla ramazan ayında fitre ve zekat yardımı almak" konularında izin verildiği anlaşılmaktadır (Ek 2: Valilik İzin Belgesi). Dolayısıyla, programda Valilik izninin Bangladeş için 50 adet ve ramazan ayı ile sınırlı olarak 50 adet su kuyusu açılması için sınırlanmış olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan ilgili programda hali hazırda 500'den fazla su kuyusu açılmış olduğu belirtilerek, Valilik tarafından verilen azami 100 adet su kuyusu için yardım toplanması amacının gerçekleştiği, toplanan yardımların verilen iznin kapsamı dışında olduğu programdaki beyan ve ekran yazılarından anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla söz konusu programda, izleyicilerin iyi niyetleri ve samimi yardımlaşma duygularına hitap edilerek televizyon üzerinden ulusal düzeyde Çad'da su kuyusu açılması adına yardım toplama izni olmayan, azami 100 su kuyusuna izin verilmişken hali hazırda 500'den fazla su kuyusu açıldığının beyan edilmesine rağmen yardım toplamaya devam eden ve yayında hakkında yeterli bilgi verilmeyen bir dernek adına yardım toplanmasının istismar ve sömürüye açık bir durum oluşturduğu, şeffaf ve yeterli denetim mekanizmaları oluşturulmadan toplanan yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması noktasında ise suiistimallerin ortaya çıkabileceği kanaatiyle, haksız çıkar sağlamak amacıyla insanların dini duygularının istismar edildiği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun'un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinde yer alan; "Yayın hizmetleri ... haksız çıkarlara hizmet eden ve haksız rekabete yol açan unsurlar içeremez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun’un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, kuruluşa %3 oranında idari para cezası uygulanmasına,
Ancak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Ağustos 2022 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının bulunmadığı değerlendirilerek, televizyon kuruluşları için idari para cezasının 10.000 (onbin) Türk Lirasından az olamayacağından, 2022 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranına göre 38.460,00 (otuzsekizbindörtyüzaltmış) Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) 6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “ (…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir…” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.


