İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığının 28.12.2020 tarih ve 2226 sayılı yazısına konu BEYAZ TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşun 07.12.2020 tarihinde saat 23:39’da yayınladığı "Derin Futbol" isimli spor programı yayınına ilişkin uzman raporu ile video görüntülerinin incelenmesi ve değerlendirilmesiyle yapılan görüşmeler sonucunda;
Bahse konu yayına ilişkin uzman raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere, BEYAZ TV logosuyla yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşta 07.12.2020 tarihinde saat 23:39’da "Genel İzleyici" akıllı işaretiyle yayınlanan ve sunuculuğunu Onur Yıldız'ın yaptığı, "Derin Futbol" adlı programda, “Ya adam değilsin ya hakem değilsin ya da başka bir şey. Adamsın biliyorum, hakemlik yaptın hasbelkader üç beş defa. Demek ki senden bir beklenti var. Lan kardeş, ikinci puan, birinciyi anlarım. Yoruma açıktır. Bence penaltı da ikinci değil. Gelip de sonra kıvırdığı penaltı; sen nasıl penaltı dersin ya? Tabii canım. Şimdi bak Hande! Tosun kızım benim. Güzel kızım benim. Hande Demirtaş. Demir? Sümertaş. Niye tosun hocam yahu? Ben tanımam. Ya Hande Sümertaş'ı bildiğim şudur: Kırklı yaşlarda, biraz etine dolgun bir hanımefendi. Hocam yapma Allah Allah girme hocam. Kötü bir şey söylemiyorum ki etine dolgun dedik, şişko demedik. Geçiştirelim hocam. Niye geçiştiriyoruz? Girelim hocam, konuya girelim. Hanımefendi, yıllar önce çok enteresan bir Paris gecesinde yaşadıklarımızı; benim bildiğim, senin yaşadıklarını anlattım, kızdın bana. O zaman Ertem kardeşim vardı, canım kardeşim. O da bana çemkirdi. Şimdi sana bir şey söyleyeyim. Eğer beIN SPORTS'a bir daha saçının başının oynadığını hissedersem...Ne yaptı Hande hocam yahu? Beni üzmüş olursun, ben de seni üzerim, Hande! Hande ne yaptı hocam yahu? Gizemli konuşuyorsun. Deniz Çoban'a o ikinci penaltı, penaltı dedirtecek zihniyet...Hocam o mu söylüyor? Hande Sümertaş mı dedirtiyor? Ben bilmem. Hocam Hande Sümertaş... Deniz Çoban'a... O zaman yuh! Kardeşler! Bu dakikadan itibaren söylüyorum. Hande Demirtaş'ın bana resmini verin. Hande Sümertaş. Hande sakın bu seneyi, bu sezonu Hande Sümertaş sezonu yaptırtma bana!” şeklinde ifadelere yer verildiği görülmüştür.
Yayın yoluyla düşünceyi açıklama özgürlüğünün kapsadığı bir hak da olayların eleştirisidir. Bu hakkın hukuka aykırı nitelik taşımadan kullanılabilmesi için eleştiri ile bu konunun kamuoyuna açıklanış biçimi arasında düşünsel bir bağlılığın olması gerekir. Başka bir ifadeyle, yayında kullanılacak ifadeler ölçülü bir dille ekrana getirilmelidir. Görevlerinden biri de halkı bilgilendirmek olan medyanın, haberleri verirken eleştiri ve yoruma yer vermesi son derece doğaldır. Üstelik hakkında eleştiri yapılan kişiler siyasetçi, gazeteci, akademisyen, sanatçı gibi yaptıkları görevler nedeniyle büyük oranda kamuya mal olmuş kişiler ise bu eleştiri sınırının daha geniş tutulması da doğaldır. Ancak kamuya mal olmuş kişiler bile olsa eleştirinin bir sınırı olmalıdır. Şüphesiz ki eleştiri hakkı sınırsız değildir. Bu hak yasa ve ahlak kuralları içerisinde ve özellikle kamuoyunun olumlu yönde oluşmasına ve toplumun daha ileriye götürülmesine yardım amacıyla yapılmalıdır.
Ayrıca, önemli fonksiyonları olan kitle iletişim araçlarının sahiplerinin veya yöneticilerinin yaşadıkları toplumun değerlerine, evrensel insan hakları veya insan onuru gibi kavramlara özel hassasiyet göstermesi, yayınlarında bunlara titizlikle uyması sahibi oldukları medya mecrasında süregelen programlarda bu değerlerin korunması noktasında çaba göstermesi bir ihtiyari durum değil yayıncının sorumlulukları arasındadır.
İhlale konu yayında, program konuğu tarafından; “Şimdi bak Hande! Tosun kızım benim. Güzel kızım benim. ”, "Ya Hande Sümertaş'ı bildiğim şudur: Kırklı yaşlarda, biraz etine dolgun bir hanımefendi.", "Hanımefendi, yıllar önce çok enteresan bir Paris gecesinde yaşadıklarımızı; benim bildiğim, senin yaşadıklarını anlattım, kızdın bana. Şimdi sana bir şey söyleyeyim. Eğer beIN Sports'a bir daha saçının başının oynadığını hissedersem...", "Hande sakın bu seneyi, bu sezonu Hande Sümertaş sezonu yaptırtma bana!" şeklinde sarf edilen ifadelerin onur kırıcı, küçük düşürücü, hedef gösterici, aşağılayıcı olduğu, yayıncılar canlı yayın gerçekleştirirken yayın sırasında kullanılan ifadelerin dürüst, kişi ve kurumları zedelemeyecek nitelikte olması hususuna özen göstermeli; yayıncılığın kamusal sorumluluk görevi olduğu ve yayınların Basın Meslek İlkeleri çerçevesinde yürütülmesi gerekliliğini unutmamalıdırlar. Bu ilkelere göre yayınlarda kişileri ve kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşüren, aşağılayan, tehdit eden veya iftira niteliği taşıyan ifadelere yer verilmemesi gerektiğinden söz konusu açıklamaların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği kanaatiyle, mezkur yayında, 6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin ihlal edildiği sabit görülmüştür.
Bu itibarla;
6112 sayılı Kanun’un 8'inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan; "... kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez." ilkesinin ihlali nedeniyle,
6112 sayılı Kanun'un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “8’inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun’un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan ve/veya bu Kanun hükümleri kapsamında Üst Kurul tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmeyen medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden yüzde üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz.” hükmü uyarınca idari para cezası uygulanması gerektiği,
a) İhlalin ağırlığı, yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği tarihi itibariyle kuruluşun Kasım 2020 ayına ait ticari iletişim gelir beyanının 3.783.519,19 Türk Lirası olduğu değerlendirilerek, yüzde bir (%1) oranı 37.835,00 Türk Lirası İDARİ PARA CEZASI UYGULANMASINA,
b) 6112 sayılı Kanun'un 32’inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “(…) 8’inci maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (d) bentleri dışındaki bentlerini, aynı maddenin ikinci fıkrasını ve bu Kanunun yayın hizmetlerinde ticari iletişimi düzenleyen hükümlerinden herhangi birini yaptırım kararının tebliğinden itibaren bir yıl içinde yirmiden fazla ihlal eden medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayını beş güne kadar durdurulur. Bir yıl içinde aynı ihlalin tekrarı halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşun yayınının beş günden on güne kadar durdurulmasına; ihlalin ikinci tekrarı halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilir.” hükmü uyarınca işlem tesis edileceği hususunun yapılacak tebligatta bildirilmesine,
Oy birliği ile karar verildi.